• Samsun
  • Son Güncelleme 07:28
"Amansız elli" kapıda... Donacağız! Görseli
SAMSUN

Bu gönderiyi paylaşabilirsiniz!

Türkiye'de önümüzdeki haftadan itibaren 'amansız elli' soğuklarının yaşanacağını belirten Yüksek Meteoroloji Mühendisi Ahmet Köse, vatandaşları uyardı. Köse, soğuğa karşı tedbirli olunması gerektiğinin altını çizdi.

Başlamasıyla birlikte git gide daha da şiddetini artıracak havalar için Köse, havanın ismini "amansız" kelimesinden aldığına vurgu yaparak "Amansız kelimesi mana olarak 'aman vermez, acımasız, cana kıyıcı, hoşgörüsüz, gaddar, zalim' olarak geçmektedir. Anlamından da anlaşılacağı üzere bu soğuklar, uzun soluklu 50 gün sürdüğü ve aman vermediği için atalarımız bu ismi vermişlerdir." dedi.

"Amansız elli, toplam 50 gündür"

"Omega blokaj" nedeniyle sapmaya uğrayan "amansız elli"nin normal şartlarda 4 Ocak'ta başlaması gerektiğini belirten Köse, bu soğukların 11 Ocak'tan itibaren geçerli olcağını dile getirdi. Köse,  "Bu sene amansız elli soğukları yurdumuzda bir hafta sapmayla 11 Ocak'tan itibaren yaşanmaya başlayacak. Soğukların aralıksız devam etmesi yüzünden, bu günlere 'amansız elli' denmiştir. 10 gün kara kışın sonunda, 31 gün zemheride, 9 gün gücüğün başında, toplam 50 gündür." dedi.

"Amansız elli" soğuklarının olmadığı dönemlerde yaşanan soğukların çoğunlukla fırtına ile beraber birkaç gün veya hafta devam ettikten sonra etkisini yitirip yerini ılık havaya bıraktığını söyleyen Köse, AA muhabirine yaptığı açıklama da, "kara kış" olarak bilinen "amansız elli"nin ise oldukça şiddetli ve sert geçtiğini dile getirdi.

"Bu tahmini bir yere not alın"

Bununla birlikte, ABD, Japonya, Filipinler, Meksika gibi okyanusa kıyısı olan ülkelerde gerçekleşen tayfunlara, farklı isimlerin verildiğine işaret eden Köse, o ülkelerde bu isimlerin her yıl değiştiğine değinerek şunları söyledi: "Tayfunlara isim verme fikri çok eskilere dayanmıyor. İlk olarak 19. yüzyılın sonlarına doğru Avustralyalı bir meteorolog, tayfunlara kadın isimleri vermeye başladı. Bu fikri benimseyen Amerika Ulusal Tayfun Merkezi, 1953 yılından itibaren uygulamayı resmen yürürlüğe koydu.

Atalarımız ise uzun yıllar yaptıkları gözlemler ile sayılı fırtına ve günlere hafızalarda kalacak, o fırtınayı nitelendiren isimler vermişlerdir. Örneğin eylül ayının son haftasında kestanelerin ağaçtan dökülmesine neden olduğu için 'kestane karası fırtınası' ismini vermişlerdir.

Zira kestane dikenli bir meyvedir, toplaması zor ve zahmetlidir. Eylülün son haftası genelde Balkanlar üzerinden gelen soğuk hava ve fırtına ile birlikte ani sıcaklık düşüşünün ardından dökülen kestaneler nedeniyle 'kestane karası fırtınası' adını almıştır. Benzer durum, amansız elli için de geçerlidir."

Köse, atalarımızın "Güzün yağmur çok yağarsa kış uzun geçer" inanışının hakim olduğunu dile getirerek, "Atalarımızın bu tahminine göre, geçen güz neredeyse yağmur yağmadı. Bu durumda bu kış kısa sürecek. Bu tahmini bir yere not alıp, tutup tutmayacağını hep birlikte yaşayarak görelim." ifadesini kullandı.

0 Yorum

Yorum Yap