Beyin fonksiyonlarını arttırıyor
Kahvenin kafein içermesi, enerjik hissetmemizi sağlıyor. Kafenin dünyada en çok tüketilen fiziksel olarak aktive edici bileşenlerinden biri. Kahvenizi içtikten sonra kafein kanınıza karışacak ve beyindeki adenozin adlı nörotransmitleri bloke edecek. Sonrasında dopamin seviyesinin artmasıyla beraber hafıza, mod, enerji, reaksiyonlar gibi birçok beyinsel tepkimiz güçleniyor ve hızlanıyor. Fiziksel performansımızı %11 – 12 oranında arttırıyor.
Yağ yakımını kolaylaştırıyor
Kafein hemen hemen tüm yağ yakıcı besin takviyelerinde mevcut. Araştırmalar kafeinin metabolizma hızını %3 – 11 arası arttırdığını kanıtlamış durumda. Dolayısıyla ilavesiz kahve tüketimi, yağ yakımı konusunda oldukça destekleyici.
Tip 2 diyabet riskini azaltıyor
İlavesiz kahve tüketimi günümüzde sıkça karşılaşılan tip 2 diyabete yakalanma oranını düşürüyor. Tokluk hissinin oluşması ve enerji vermesi beslenme konusunda takviye niteliğinde.
Karaciğerinizin dostu
Karaciğer yüzlerce farklı fonksiyonu ile vücudun en önemli organlarından biri. Yağlanma ve Hepatit gibi karaciğere zarar veren durumlar siroza sebep oluyor. Yapılan araştırmalara göre düzenli olarak günde en az 1 bardak ve daha fazla filtre kahve içenlerde siroz oranı %80 oranında azalıyor.
Kahve depresyona girme riskinizi azaltıyor.
Harvard’da 2011 yılındaki bir araştırmaya göre günde 4 bardak ve üstü filtre kahve tüketen kadınlarda depresyona girme oranı %20 azalmış durumda. Başka bir araştırmada ise günde 4 bardak ve daha fazla filtre kahve tüketen bireylerde intihara yatkınlık %53 daha az gözlemlenmiş.
Kahve önemli bir besin deposu ve antioksidandır.
Araştırmacılar kahve içerisindeki antioksidan miktarının birçok meyve ve sebzeden daha fazla olduğunu söylüyor. Yüksek oranda antioksidan içermesi sebebi ile kahve klasik batı tarzı diyetlerin bir numaralı tercihi.
0 Yorum